Ahmet Aslan

Ahmet Aslan

Lozan yüzyılına girerken

Lozan yüzyılına girerken

Lozan Barış Antlaşması 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan şehrinde Britanya İmparatorluğu, Fransız Cumhuriyeti, İtalya Krallığı, Türkiye Cumhuriyeti, Japon İmparatorluğu, Yunanistan Krallığı, Romanya Krallığı ve Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı tarafından Lemen Gölü kıyısındaki Deau Rivega Palace'ta imzalandı. Lozan Antlaşması ile birlikte Kürdistan coğrafyası resmi olarak dörde bölünmüş oldu.

Lozan'ın 100. yılına girerken Kürtler hala statüsüzler, Güney Kürdistan Bölgesel Yönetimini saymazsak, kalan üç parça Kürdistan 'da evrensel hukuka dayalı devletlerde olması gereken resmi düzeyde hiç bir haklarının kullanılmamasına ilişkin,

Sanırım dünyada bunun eşi ve benzeri bir örneği yoktur.

Kürtlerin yüz yıl boyunca ödemedikleri bedel kalmadı sanırım .

Lozan'dan bu yana sayısızca Türki Cumhuriyetleri ve Arap Devletleri oluştu. Bundan rahatsızlık duymuyoruz ama toplamı bir parçadaki Kürtlerin nüfusu kadar yok sanırım. Ama her nedense Kürtlerin kültürel hakları bile yasak.

Güney'in kısmen de olsa statü sahibi olması ( Halepçe ve Enfal gibi katliamlar sonucu) büyük mücadeleler sonucunda ortaya otonomi Kürt Bölgesel Yönetimi oluştu.

İran'da ise kürde dair her şey yasak hala

Suriye'de ise 2011 yılında arap baharı ile başlayan süreçte ne rejimden yana tavır aldılar,nede Suriye'nin parçalanması arayışına girdiler. Kürtler bölgede yaşayan diğer halklarla birlikte oluşturdular özerk bölgeleri.Bu süreç,halkların birlikte demokratik ve özerk yaşamın inşa sürecine yol açtı.

Tabi bu arada hem Baas rejimi tarafından tanınmaması hem de Türkiye tarafından "terör " bahanesiyle müdahale edilmesiyle bir çok bölgesine cihatçı grupları yerleştirdi.

Türkiye’de ise köy yakmalar, faili meçhul cinayetler, büyük bedeller sonucunda kazanılan hakların son yedi yılda akla gelebilecek her türlü baskılar sonucunda siyasetçilerin tutuklanmaları da bütün haklarında açılan davalar yüzünden birçok Kürt siyasetçiler Avrupa'nın farklı ülkelerine çıkmaları, belediyelere kayyum atanması, Kürt haklarını savunan bütün kurumların kapatılması gibi sayısızca baskıya maruz kaldılar.

Ama tüm bu baskılara rağmen bugünkü Kürtler yüz yıl önceki Kürtlerden daha güçlüler. Çünkü dört ayrı parçada olmak üzere dünyanın farklı yerlerinde yaşasalar da duyguda bütünlük oluşturabiliyorlar.

Temennimiz odur ki demokratik mücadeleler sonucunda dört parçadaki Kürtleri barındıran devletlerin daha demokratik hale gelmesiyle 24 temmuzda dolacak olan Lozan'ın yeni yüz yılında ise Kürtlerin de bir statüye sahip olmasıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum
Ahmet Aslan Arşivi