Arslan ÖZDEMİR

Arslan ÖZDEMİR

Diyarbakır’daki mezarlıklar ve uyuşturucu

Diyarbakır’daki mezarlıklar ve uyuşturucu

"Mezarlık, yaşamın bittiği değil, saygının sürdüğü yerdir; bağımlılar orayı yaşam alanı yaparsa hem kendine hem topluma ihanet eder."

Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesinde bulunan Peyas Mezarlığı, son dönemde uyuşturucu madde kullanan kişilerin uğrak yeri haline gelmiştir. Mezar taşlarının kırılması, ateş yakılması, mezarlıkta çöplerin bırakılması ve 12 metrelik aydınlatma direğinin çalınması gibi olaylar, mezarlığın kutsal dokusunu zedelemiş, toplumun ortak değerlerine büyük zarar vermiştir. Diyarbakırlılar ise bu duruma tepki göstererek mezarlığın güvenliğinin sağlanmasını ve yetkililerin sorunu çözmek için harekete geçmesini talep etmektedir.

Mezarlıklar yalnızca bireylerin son istirahatgahı değil, aynı zamanda bir toplumun geçmişine, kültürüne ve ortak değerlerine tanıklık eden kutsal mekânlardır. Diyarbakır gibi tarihi ve kültürel zenginliği olan şehirlerde mezarlıklar, toplumsal hafızanın önemli parçalarıdır. Ancak maalesef günümüzde birçok mezarlık, özellikle uyuşturucu bağımlılarının mekânı haline gelmekte; bu kutsal alanların manevi değeri zedelenmekte ve toplumun geleceği için ciddi tehditler doğmaktadır.

Uyuşturucu kullanımı, sadece bağımlı bireylerin sağlığını tehlikeye atmakla kalmaz, bulundukları çevreyi de olumsuz etkiler. Mezarlık gibi toplumun ortak değerlerini temsil eden alanlarda uyuşturucu kullanılması, bu alanların kutsallığını yitirip işlevsizleşmesine yol açar. Bağımlılar, kendilerini ölüme sürüklerken, toplumun manevi değerlerine ve kutsal mekânlarına da zarar vermektedir.

Diyarbakır’da bu sorun, yalnızca bireysel bir problem olmaktan çıkarak toplumsal bir kriz halini almıştır. Mezarlıkların tahribi, aslında toplumda yaşanan çözülmenin, yalnızlaşmanın ve sosyal dışlanmanın bir göstergesidir. Toplumsal dayanışma ve saygının simgesi olan mezarlıkların bu hale gelmesi, toplumun genel sağlık ve huzurunu da tehdit etmektedir.

Toplumların kutsal değerlerine, ortak geçmişine ve alanlarına saygı göstermesi, sağlıklı ve dayanışmacı bir toplumun temelidir. Mezarlıkların uyuşturucu bağımlılarının mekânı haline gelmesi, bu temel değerlerin sarsılması anlamına gelir. Bu durum, sosyal barışı tehdit ederken, genç kuşaklara da yanlış mesajlar vermektedir.

Bu sorunla mücadele etmek için;

Toplum genelinde, özellikle gençler arasında uyuşturucu bağımlılığının zararları ve toplumsal etkileri hakkında kapsamlı bilinçlendirme kampanyaları düzenlenmelidir.

Kamu kurumları ve yerel halk iş birliğiyle mezarlıkların korunması sağlanmalı, uyuşturucu kullanımı ve diğer zararlı faaliyetlere karşı denetimler artırılmalıdır.

Bağımlılar için etkili rehabilitasyon merkezleri açılmalı ve topluma yeniden kazandırılmalarını sağlayacak sosyal destek programları uygulanmalıdır.

Mahalle ve sivil toplum kuruluşları, mezarlıkların korunmasında aktif rol almalı, toplumda sahiplenme duygusu artırılmalıdır.

Mezarlıklar, sadece bireylerin değil, toplumların da kültürel ve manevi belleğidir. Diyarbakır gibi tarihî derinliği olan şehirlerde mezarlıkların korunması, toplumun kendine duyduğu saygının en önemli göstergesidir. Uyuşturucu bağımlılığının bu kutsal alanlara yayılması, yalnızca bireysel bir trajedi değil, toplumsal bir yaradır. Toplum olarak el birliğiyle hem bağımlılıkla mücadele etmeli hem de mezarlıklarımızı korumalıyız. Aksi halde, hem yaşayanlar hem de geçmişimiz büyük bir kayıp yaşayacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arslan ÖZDEMİR Arşivi