“Eğitim, bir şehri geleceğe bağlayan en sağlam köprüdür.”

Her yıl YKS sonuçları açıklandığında ülke genelinde büyük bir merakla illerin başarı performansı tartışılır. Bu yıl Diyarbakır’ın karnesi, Türkiye ortalamasının biraz altında kalsa da bölgesinde görece daha güçlü bir tablo çiziyor.

ÖSYM verilerine göre Diyarbakır’da 29 bin 602 aday başvuruda bulundu, 23 bin 394 öğrenci sınava girdi. Başarı oranı yaklaşık yüzde 79’da kaldı. Türkiye ortalaması ise yüzde 83. Yani arada 4 puanlık bir fark var. İlk bakışta küçük gibi görünse de eğitimdeki her puan, binlerce gencin geleceğine yön veriyor.

Diyarbakır, bölge illeri arasında Şanlıurfa, Siirt, Batman ve Mardin’in önünde yer alıyor. Ancak Gaziantep, başarı oranında Diyarbakır’ın üzerinde yer almaktadır. Bu durum, kentin eğitimde bölgesel ölçekte güçlü, ülke genelinde ise ortalamanın altında kaldığını gösteriyor.

Başarıyı aşağıya çeken birçok faktör var.

Kırsal bölgelerde eğitim imkânlarının sınırlı oluşu,

Öğretmen sirkülasyonunun yüksekliği,

Anadili Kürtçe olan öğrencilerin Türkçe testlerinde yaşadığı dezavantaj,

Üniversite mezunu işsizliğinin yarattığı motivasyon kaybı, başlıca sebepler arasında.

Özellikle Matematik ve Fen testlerinde Diyarbakırlı öğrenciler, Türkiye ortalamasının gerisinde. Buna karşılık Türkçe ve Sosyal testlerinde tablo biraz daha olumlu.

Tüm bu tabloya rağmen Diyarbakır’ın eğitim potansiyeli azımsanacak gibi değil. Genç nüfusun fazlalığı, özel kurs ve etüt merkezlerinin artışı, dijital eğitim imkânlarının yaygınlaşması önemli avantajlar. Eğer bu fırsatlar doğru politikalarla desteklenirse, Diyarbakır’ın Türkiye ortalamasına yaklaşması işten bile değil.

Diyarbakır, 2025 YKS’de ortaya koyduğu performansla “bardağın yarısı dolu mu, yarısı boş mu?” tartışmasını hak ediyor. Bölgesinde liderliğe oynarken, Türkiye genelinde geriden geliyor. Başarıya giden yol, yalnızca öğrenci ve öğretmenlerin omuzlarında değil; ekonomik koşullardan dil meselesine, fırsat eşitsizliğinden motivasyon sorununa kadar geniş bir toplumsal çerçevede aranmalı.

Eğer bu sorunlar çözülürse, Diyarbakır yalnızca bölgesinde değil, Türkiye genelinde de adından söz ettiren bir eğitim başarısına imza atabilir.