Enver Yılmaz

Enver Yılmaz

İstanbul sallandı, Diyarbakır hazır mı?

İstanbul sallandı, Diyarbakır hazır mı?

Türkiye bir deprem ülkesi. Bunu her büyük sarsıntıdan sonra hatırlıyoruz ama kısa sürede unutuyoruz. 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli depremler yaşandığında bu gerçeği bir kez daha acı şekilde gördük. Binlerce insan yaşamını yitirdi, şehirler yok oldu. Şimdi yeni bir sarsıntıyla yüzleştik: İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, tüm Türkiye’ye uyarı niteliği taşıyor.

23 Nisan 2025’te İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, başta İstanbul olmak üzere çevre illerde de şiddetli şekilde hissedildi. Sadece birkaç saniye süren bu sarsıntı, yüzlerce binada hasara yol açtı. İnsanlar panik içinde sokağa çıktı, bazı binalarda kısmi çökmeler yaşandı. Neyse ki can kaybı olmadı ama bu deprem, daha büyük bir felaketin habercisi olabilir.

Peki Diyarbakır ne durumda?

Diyarbakır da deprem riski taşıyan şehirler arasında yer alıyor. Özellikle Bitlis-Zagros Fay Hattı, bölge için büyük bir tehlike. Bu hat kırıldığında Diyarbakır doğrudan etkilenebilir. Nitekim 6 Şubat depremlerinde Diyarbakır’da 409 kişi hayatını kaybetti. Oysa o deprem Diyarbakır’ın merkezinde bile olmamıştı.

Şimdi herkesin sorması gereken soru şu: Diyarbakır, olası büyük bir depreme hazır mı?

Diyarbakır’da hâlâ eski ve dayanıksız çok sayıda bina bulunuyor. Deprem yönetmeliğine uymayan bu yapılar, olası bir sarsıntıda büyük yıkımlara yol açabilir. Kaç bina risk altında? Kaç kişi tehlikede? Bu soruların net bir cevabı yok. Oysa bu cevapları bulmak, hayat kurtarabilir.

Neler yapılmalı?

Artık uyarıları dikkate almak ve harekete geçmek zorundayız. Çünkü bir sonraki deprem ne zaman olursa olsun, hazırlıklı olursak can kayıplarını en aza indirebiliriz. Bu nedenle:

  • Riskli binalar tespit edilmeli ve güçlendirilmeli, gerekiyorsa yıkılıp yeniden yapılmalı.

  • Fay hatları dikkate alınarak şehir planlaması gözden geçirilmeli.

  • Okullarda, iş yerlerinde ve mahallelerde düzenli deprem tatbikatları yapılmalı.

  • Toplanma alanları belirlenmeli ve halka açık şekilde duyurulmalı.

Deprem kader değil

Depremler önlenemez. Ancak önlem alınmazsa, sonuçları felaket olur. Japonya gibi ülkelerde büyük depremler yaşanıyor ama can kaybı çok az oluyor. Çünkü orada bilim, teknik ve akıl rehber alınıyor.

Türkiye’de artık bilim insanlarını dinlemenin, uyarıları ciddiye almanın zamanı geldi. İstanbul’un yaşadığı son sarsıntı bize bir kez daha gösterdi: Deprem kapımızda. Peki biz o kapıyı güçlendirdik mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Enver Yılmaz Arşivi